Yeni Okul’dan 4. ve 5. Sınıf'lar bizimleydi bugün. Yoğun bir oyun oynama isteğiyle vardılar araziye. Bugünün akışı biraz zorladı sınıfları. Orman yürüyüşü bile "eee ne zaman kampa dönüp oyun oynayacağız?" sorusuyla geçti. Birikmiş bir ihtiyaca işaret ediyordu bugün çocukların tepkileri. Serbestçe oyun oynamaya duyulan ihtiyaç. Mümkün olduğunca programı esnetmeye, daha çok alan açmaya çalıştık. Ama bizim bile günün akışını yönlendirdiğimiz, yoğunlaştığımız, bakmak görmek istediğimiz şeyler var. Ama gel gör ki herkesin oyun oynamaya ihtiyacı var, yapılandırılmamış serbest oyun zamanına.

Bugün Yeni Okul’dan 1. Sınıf ve 3. Sınıf bizimle beraberdi. Her günün enerjisi farklı. Ben farklıyım orman farklı ve elbette o günün ziyaretçilerinin getirdiği enerji farklı. Orman rotamız aynı, ilgilendiğimiz derinlemesine baktığımız şeyler tıpatıp aynı. Ama gördüklerimiz, dokunduklarımız ve hissettiklerimiz farklı. Bu çok büyülü bir şey benim için 

Bugün YeniOkul’dan Hazırlık sınıfı ve 2. Sınıf Permakamp'taydı.Su ile ilgili çalışmalarımız yavaş yavaş derinleşiyor. Bugün de arazideki doğal ve yapay sulak alanlarımızı dolaştık. Ancak sakin bir yürüyüştü diyemeyeceğim bu defa  Çamurlara bata çıka, birikintilerde, yapay gölette suyun içinde zıplaya zıplaya dolaştık çocuklarla. Suyu iliklerimize kadar deneyimledik diyebilirim aslında. Suyun içimizde doğal olarak oluşturduğu bir coşku var. 

Domda ekim biçim ve su hasadı alanı hazırlıkları devam ediyor. Suyla yakın temas çalışmalarımızdan biri olarak doma su oluklarından yollar yapmaya başladık. Yağmur suyu çocuklarla birlikte hazırladığımız düzenekten akarak bir kovada birikecek. Çocuklarla birlikte hazırladığımız bu düzenekle yağmur suyu hasat edeceğiz yani. Domun içinde yetişecek bitkiler bu su ile sulanacaklar. Bu düzenek için henüz daha çok çalışmamız gerekiyor. Düzenekte bazı keyifli oyunlar da geliştirmek istiyoruz. Hatta bazı bitkiler bile yetiştirebiliriz bu alanlarda diye planlıyoruz. Bakalım süreç bizi çocuklarla birlikte nereye götürecek?

Bugün Meşe Palamudu Okulu ile tatlı bir kış günü geçirdik. Hava güneşli ve ılıktı.Kendimizi biraz yavaşlatmaya çalıştığımız bir gündü. Bakmaya görmeye ve dinlemeye ayırdığımız bir gün.Arazideki sulak alanları gezdik. İzledik, suyu dinledik. Suya gelenleri, gidenleri, suyun çevresinde gezinenleri. Arazide dereye bağlanan hendeklere, hendeğin ucundaki mini gölete ve en nihayetinde bizim birlikte yaptığımız yapay göletimize baktık. Benzer bitkiler var mı? Bu su birikintilerinin rengi, dokusu nasıl? Benzer hayvanlar yaşıyor mu? Peki her hayvan çamuru sever mi? Bazı hayvanlar için göletimizi biraz temizlesek mi 

Her yeni okulun Permakamp ile buluşmasında bizi ayrı bir heyecan sarıyor. Çünkü yaptığımız ve yapmayı amaçladığımız şeyleri, tecrübelerimizi aktarabilmek, çocuklarımız için unutulmaz deneyimler yaratmak, eğitmenlerimiz için de Çocuklarımızla Doğa aracılığı ile farklı bir dilin varlığını kanıtlayabilmek için sabırsızlanıyoruz. Her okul başka bir macera. Çocuklar farklı. burada olup biteni algılamaları farklı. Öncelikle kısa bir oryantasyon. Kampa geliş biraz geç olursa tabii bu süre azalıyor. Fırsat bulup çocuklarımızı yerleşkemizin olanakları ve süprizleri ile karşılaşmalarına ortak olmaya çalışıyoruz. Bu karşılaşmaların onları açısından ne ifade ettiğini gözlemleyip buna göre bir ilerleme stratejisi belirliyoruz. Tabii sadece bir günlük ziyaretlerde bu kısıtlı miktarda oluyor. Her zaman söylediğimiz gibi aslında Doğa ile bağın oluşması biraz zaman, emek, tekrar gerektiriyor. Nerede olursa olsun eğtimenlerimize ve okullarımıza bu karşılaşmayı arttırmalarını önererek okulumuzun macerasına dönmek istiyorum.

5 kasım 2017 Permakamp Günü konusu duyurduğumuz gibi  Boza, kombucha çayı ve buğday suyu. Fermante içecekler serimiz devam etti yani. Ama standart bir Permakamp gününde birçok başka işte muhakkak planlanmıştır ya da ortaya o sırada çıkacaktır. Yapı ekibi domun içindeki platformun üretimini devam ettirdi. Buğday suyu şişelendi. Mutfakta haraket zaten hiç eksik olmuyor. Tüm bunların içinde toprağın nem seviyesi uygun olduğundan Bakla Bezelye ekimi yapabildik. Bunların dışında zaten çocukların kendilerine ait bir düzenleri var. Bize ise bu düzeni anlamak ve sürdürebilmeleri için onlara nasıl destek olabileceğimizi keşfetmek kalıyor. Önerilerimiz olabilir ama öneri kötü ise zaten pek ilgi görmez. İyi bir öneriye ise hiçbir çocuk hayır demez.

Meşe Palamudu Çocuk Evi üçüncü defa bizimleydiler.

Evet bu ilk aylarda sayacağım böyle tüm bu gelişleri. Çocuklar öyle hızlı adapte olup öyle güzel kullanmaya başlıyorlar ki Permakamp’ı hesaplayasım geliyor daha ne kadar zaman geçti ki diye..

Olağan akışımızda gruplara ayrıldık. Sabah ormana yürüyen grup yolda o kadar çok çeşit mantar gördüler ki dönüşte mantarlar üzerine konuşmadan edemediler. Büyük mantarlar küçük mantarlar rengarenk mantarlar...

Bugün yine Mustafa Aykın ve Sultançiftliği okulları bizimleydi.

Permakamp’ın işi çok! Buğday ekilecek, sebze yatakları düzenlenip pazı tohumu atılacak, gölet derinleştirilecek...

Buğdayın tam ekilme zamanı gelmişti, zaten öğretmenler de buğdayı konuşmak istiyorlardı çocuklarla. Biz de bugün traktörü çağırdık araziye.

Page 18 sur 31

Haber Postası

captcha 

Hakkımızda

S.S.Permakamp
Riva Tüketim Kooperatifi

V.D. - Zincirlikuyu 7280400079
Adres - Gülbahar Mh. Avni Dilligil Sk. Akün Apt. No:20/4
İletişim : info@permakamp.com