Sabah Permakamp’ta buluştuk ve Hazırlık sınıfıyla düştük orman yoluna. Mehmet ve 2. Sınıflar arazide, Permakamp’ta kaldılar. Ormanda artık daha dikkatli olmamız gerekiyor. Uyanan bir dolu orman canlısı var. Hem onlara zarar vermemek için, hem de biz zarar görmeyelim diye. Yemyeşil yapraklarla sarılı her yanımız. Yer yer sıklaşan ağaç dallarından dolayı yürümek biraz zor. Ama Hazırlık sınıfının enerjisi yerinde. Tırmanıyoruz ormanda yukarılara, barınağımızın olduğu alana. Barınağa varınca, topluca okul ağaca gitmeye karar veriyoruz. Bugünün seçenekleri: Yeni bir yol mu keşfedelim, yoksa bir kez daha okul ağaca mı gidelim? Okul ağaca yolumuzu biraz değiştirerek gitmeye karar veriyoruz. Dikenler, dallar bizi biraz zorluyor. Ama yeni bir yoldan ulaşıyoruz okul ağacımıza. Tüm çocuklar bir an önce ağacın üzerindeki o maceralı yolculuğa çıkma telaşında. Ama önce biraz sakinleyip durulmak gerek. Köküne, şurasına burasına bakarken ağacın, biraz soluklanıyoruz. Aceleci halimizden biraz sıyrılıyoruz. Yani hazırız ağaç üzerindeki yolculuğumuza =) Sakince yerlerimizi alıyoruz ağacın üzerinde. Hepimiz heyecanlıyız. Yavaş yavaş ilerlemeye başlıyoruz ağacın üzerinde. Ağacın ucunda, çocukların ineceği yerde, Buse bizi bekliyor. Ağacın kökünde yolculuğun başladığı yerde de Cansu duruyor. Ata biner gibi ilerliyoruz uzun süre. Ağacın ucuna yaklaşanlar için artık yan oturma zamanı. Dengemizi tartarak ve sakince ilerliyoruz. Ağacın ucuna yaklaştıkça benim talimatlarım artmaya başlıyor ve çocukların dikkati muazzam bir şekilde tam o anda ve yaptığı işte oluyor. Bunun tadını anlatmaya imkan yok, üstelik yol boyu itiş kakışlar, öne geçmeler, kimseyi dinlememeler almış başını gitmişken. Tam bu an hepimiz sakin, dikkatli ve birlikteyiz, çevremizdeki ağaçlar gibi. Ağacın ucuna doğru her hareketimizi özenle yapıyoruz. Yere, Buse’nin yanına atladığımız o anın tarifi zor =) Hem Buse’nin yanında güvende olmak, hem de bu macerayı tamamlamış olmanın büyük mutluluğu...
Biz ormanda ağaçların arasında, üstünde, yanında yolculuk ederken, 2. Sınıf öğrencileri Permakamp’ta önce biraz serbest oyun oynadılar, ardından açık sınıf çalışması yapmak için Dom’a girdiler ve defterlerine ormanda yürüdüğümüz rotanın mini bir haritasını çizdiler. Bu ayın konusu bu; defterlerimize orman yürüyüşünün rotasını çizmek. Anımsadıklarımız, gördüklerimiz, her şeyiyle bizim orman yürüyüşümüz… Açık sınıf çalışmasının ardından ekiplere ayrıldılar her zamanki gibi, mutfak ve bahçe ekibi olarak. Mutfak ekibi Nesrin’le beraber poğaça yaparken, bahçe ekibindekiler Mehmet’le beraber sebze yatağı çapalama, bahçe düzenleme ve oyun parkuru onarma işleriyle uğraştılar. Öğle yemeği için Permakamp’ta bir araya geldik. Çorba, sandviç ve meyve; bulaşık yıkamak ve serbest oyun zamanı derken, ikinci grubun ormana gitme zamanı geldi çattı. Toparlandılar ve düştüler orman yoluna… 2. Sınıflar orman yolunda ilerlerken, biz hazırlık sınıfıyla ekiplere ayrıldık hızlıca, çünkü öğleden sonra mutfak ekibinin poğaçalarının pişebilmesi için erken girmek gerekiyor mutfağa. Mutfak ekibi Nesrin’le çalışırken, bahçe ekibi benimle birlikte kurumuş durumdaki zavallı göletimizi derinleştirdi önce. Sonra mısır tohumları, ayçiçeği tohumları ektik, hatta mini mini tohum yatakları hazırladık. Ardından Dom’da çamura bulanmış durumdaki zavallı yer minderlerimizi taşıdık dışarıya. Ve hortumu çekip getirdik minderlerin yanına. Buse ve Cansu’nun endişeli bakışları altında =) hem tohumlarımızı suladık, hem de fırçalarla, bezlerle minderlerimizi yıkadık. Bolca ıslandık. İşlerimiz bitince Dom’da üst baş değişikliği ve serbest oyun zamanı… Kısa bir süre sonra 2. Sınıf öğrencileri de ormandan döndüler. Son kısa bir oyun zamanının ardından, poğaçalar kolların altında okula dönme zamanı geldi çattı =)
Güneş Savaş
