18 Şub

Serbest Gezen Bir Okul - Yeniokul 2,3,4. Sınıfları - Ateşle ilgili Şeyler

Yeni Okul 2. Sınıf, 3. Sınıf ve 4. Sınıf öğrencileri bizimle beraberdi bugün.Sabah saatleri serin yine, her yeri incecik bir kırağı sarmış, ancak hava pırıl pırıl güneşli. Gün soğuk başlasa da öğleye doğru ısınacağı belli. Çocuklar her zamanki gibi Permakamp’a koşarak giriyorlar. Akıllarında bir an önce oyuna başlamak var. Her birinin yapmak istediği şeyler farklı ve Permakamp’a özgü. Kimi çukur açacak, kimi ağaç eve çıkacak, kimisi hurdalıkta oyun kuracak, kimisi de derenin yakınında ağaçlarla saklı gizli bölgede oynayacak. Her çocuk, yakınında bir öğretmeni, kendi oyununa başlıyor. Yaklaşık 30 dakikaları var serbest oynamak için. Saat 10:30 olunca 4. Sınıf öğrencileri Mehmet ve öğretmenleri ile beraber orman yürüyüşüne çıkıyorlar. Ormanda her bir çocuk orman hayvanları için bir barınak yapmaya karar veriyorlar ve hem hayvanlar için hem de kendileri için pek şahane mini mini barınaklar inşa ediyorlar ormadan.

Biz geride kalanlar üç ekibe ayrılıyoruz, mutfak ekibi, balmumundan mum yapacak ekip ve benimle bahçede çalışacak ekip olarak. Bu önümüzdeki iki ay yoğunlaşacağımız element ateş elementi. Yapacağımız her işin bir ucunda kıyısında ateş olacak demek oluyor bu. Bu yüzden bu ayki yemek menümüzde kerpiç fırında pişecek sebzeli ve peynirli pide var. Balmumunu kerpiç fırında ateşte eriterek Seteney’le birlikte mum yapacaklar. Bu mumları sonra okula götürecekler. Sınıflarında bugünü anımsayarak mumlarını yakacaklar ve mumun minik ateşinde birçok Permakamp anısı saklı olacak. 

Biz bahçe ekibi işe kerpiç fırının başında başlıyoruz elbette. Önce kerpiç fırın nedir? Nasıl yapılır? Yapımında hangi malzemeler kullanılmış? Bunları konuşuyoruz. Ardından çevreden ince dallar, kozalaklar, ince çam iğneleri topluyor çocuklar, ateşi besleyip güçlendirmek için. Ateşi canlandırdıkça fırına birkaç tane daha odun atıyoruz. Fırındaki ateş iyice coşunca, fırını Seteney’le mum yapacak ekibe teslim ediyoruz. Bu ekiptekiler fırının yanındaki masada çalışıyorlar. Hem ateşle ilgilenecekler hem de mum yapacaklar. Biz bu arada solucan kompostunun yanına gidiyoruz ve benim getirdiğim mutfak atıklarını inceleyip içinde neler olduğuna bakıyoruz. Solucan kompostu nedir? İçine neler atabiliriz? Neler atamayız? Bunlarla ilgili konuşuyoruz. Sonra mutfak ekibinden kompost kovasını istiyoruz ve yine içinde neler var neler yok inceliyoruz. Kompost kovamızı alıp sebze yataklarının yanına gidiyoruz. Sebze yataklarımızın birinin üzerini çiğ atık sebzelerle örteceğiz, Şubat ve Mart ayları boyunca. Ardından bu yatağı Haziran ayına kadar dinlenmeye bırakacağız ve Haziranda solucanların ve pek çok mikroorganizmanın çalışıp dönüştürdüğü bu yatakta sebze fidesi şaşırtacağız. Sebze yataklarının başında üç ayrı işe ayrılıyoruz. Bir ekip yeni tamamlanmış sebze yatağının içini toprakla dolduruyor, bir ekip Hügelkültür alanında tepecik yapmak için çalışıyor, küçük bir ekip de sebze yataklarından birine soğan dikimi yapıyor. Baharda bu yataklardan bol bol taze soğan yiyeceğiz birlikte. Bahçe işlerine yoğunlaşıyoruz iyice. Güneşin altında bahçede çalışmak çok zevkli.

Biz dışarıda çalışaduralım mutfak ekibi iki kola ayrılmış, bizim için öğle yemeği hazırlıyorlar. Bir grup hem çorba pişiriyor hem de öğle yemeği sofrasını hazırlıyor. Pide yapan ekiptekiler önce pidenin iç malzemesini hazırlıyor, sonra da pidelerin hamurunu açıp içine hazırladıkları harcı koyuyorlar. Pideler hazır olunca da kerpiç fırının başına gidip birkaç pideyi fırına atıyorlar. Tüm bu işlerin ardından açık sınıf çalışmasına geliyor sıra. Nevruz ve Gökhan Öğretmenler, 2. ve 3. Sınıfların beraber uygulayacakları bir matematik çalışması hazırlamışlar. Herkes çamların altındaki masalarda toplanıp birlikte çalışmaya başlıyor. Biz de bu esnada pideleri pişiriyoruz. Saat 12:00 olduğunda öğle yemeği başlıyor; önce çorbalar ve ekmekler, sonra fırından çıkmış sıcacık pazılı, pırasalı, patatesli ve peynirli pideler. Yemek safhası genellikle hızlı geçiyor, çocuklar bir an önce serbest oyunlarına dönme telaşındalar. Yenmeyen yemekler hayvan dostlarımızın kovasına gidiyor, bulaşıklar yıkanıyor, ve oyun başlıyor. Saat 13:15’e kadar zaman var. Zamanı gelince 2. ve 3. Sınıflar Seteney, öğretmenleri ve benim eşliğimde orman yürüyüşüne çıkıyorlar. 4. Sınıf öğrencileri Permakamp’ta kalıyor bu defa. Şimdi onların açık sınıf çalışması yapma zamanı. Öğretmenleri Bedirhan’ın öğrencileri için hazırladığı bir çalışmayı yapıyorlar açık sınıfta. Sonra üç farklı işe dağılıyorlar. İki kişi Tolga ile birlikte ateş alanını düzenleyip ateş yakacak ve mısır patlatacak. Bir ekip Nesrin’le mutfakta ayva marmeladı hazırlayacak, bir ekip de Mehmet’le sebze yataklarında çalışacak. 

Permakamp’takiler arı gibi çalışadursun, biz kocaman bir ekip halinde ormanda yürüyoruz. Rotamız yine çayıra doğru. Çayıra vardığımızda bir grup burada oyun oynamak istiyor, küçük bir ekip de yürümeye devam etmek istiyor. 15 dakika daha yürüyünce harika bir dereciğe varıyor yolumuz. Bu dere pek büyüleyici. Etrafımızda mini yabani sıklamen çiçekleri var ve dev ağaç kökleri. Derenin içinden yürüyoruz. Derenin kıyısında harika bir kil alanı var. Muhteşem bir oyuncak. Ayrıca bu yürüyüşte suda koşan adlı bir böceği ve yengeç görme garantisi de var. Suyun içinde bata çıka harika bir serüven bu. Buraya gelen çocuklar hiçbir zaman geri dönmek istemiyorlar. Vaktimiz olsa saatlerce burada kalabiliriz. Uzun uzun burada takılıyoruz, sonra geri dönüş yoluna çıkıyoruz. Çayırda kalan öğretmenleri, öğrencileri ve Seteney’i alıp Permakamp’a dönüyoruz. Şimdi üst baş değişip ateş başında mısır yedikten sonra okula dönme zamanı. Ateş de mısırlar da çıtır çıtır ve tatlı bir güneş bizi ısıtıyor. Keşke biraz daha zamanımız olsa... 

Güneş Savaş

Okunma 7263 defa Son Düzenlenme Salı, 25 Şubat 2020 22:35

Haber Postası

captcha 

Hakkımızda

S.S.Permakamp
Riva Tüketim Kooperatifi

V.D. - Zincirlikuyu 7280400079
Adres - Gülbahar Mh. Avni Dilligil Sk. Akün Apt. No:20/4
İletişim : info@permakamp.com